Son zamanlarda, yaşlı vatandaşlarımızın sesleri gittikçe daha fazla duyuluyor. Yıllarca bu ülkenin kalkınması, ilerlemesi ve gelişmesi için ter döken, emek veren yaşlılar, ne yazık ki bugün toplumun büyük bir kısmı tarafından "moruk", "ihtiyar" gibi hakaretlerle karşı karşıya kalıyor. Bu insanlara, yıllarca verdikleri emek ve kattıkları değerleri hatırlatmak yerine, onları geri plana itmek, üzerlerine birer yük gibi yaklaşmak oldukça üzücü.
Birçok yaşlı, hayatlarının en verimli yıllarını bu ülkenin ilerlemesine adadı. Geliştirdikleri projeler, başardıkları işler, hayata kattıkları tüm değerler unutulmuş gibi görünüyor. Toplumun onlara göstermesi gereken saygıyı görmeleri yerine, kapı dışarı edilme riskiyle karşı karşıyalar. Bu, toplumsal değerler açısından oldukça düşündürücü bir durum.
Son günlerde yaşanan tartışmaların bir başka boyutu ise, yaşlıların ehliyet yenileme ve sağlık kontrolleri ile ilgili getirilen düzenlemeler. 2 yılda bir sağlık raporu alınması gerektiği gibi kararlar, yaşlı vatandaşları daha da zor durumda bırakmakta. Hâl böyle olunca, bazı yaşlılarımız işlerini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor.
Araştırmalar, en çok trafik kazalarını 40 yaş altı sürücülerin gerçekleştirdiğini gösteriyor. Peki, bu durumda neden yaşlı sürücüler daha fazla hedef alınıyor? Bu konuda toplumun geniş kesiminden, yaşlılar ve bilinçli gençler şu öneride bulunuyor: "Parlamentoda bizi temsil edecek kişilerin yaş ortalamalarına da bir sınır konulmalı. 50 yaşından sonra milletvekili olmasınlar!"
Bu öneri, aslında sadece yaşlıların değil, toplumun genelinin daha adil ve dengeli bir şekilde yönetilmesi gerektiğinin bir yansıması. Her yaşın, her neslin kendine özgü bakış açıları ve katkıları var. Yaşlılarımıza hak ettikleri saygıyı vermek, onlardan öğrenmek, toplum olarak birbirimize değer katmanın temelidir.
Gelin, yaşlılarımızı bir kenara itmek yerine, onların deneyimlerinden faydalanalım. Onlara yalnızca saygı göstererek değil, onlardan öğrenecek çok şeyimiz olduğunu da kabul ederek toplumumuzu daha sağlıklı bir hale getirelim.